Professional Documents
Culture Documents
huzursuzluk, isyan ve sorunlarn hepsinin, bu lnn bir ekilde ortak sonucu olduunu
dnen nalck, bu nedenle bu noktann zerine kafa yorulmas gerektiini belirtti.
Oktay zelin Halil nalck adna yapt al konumasndan sonra oturum
bakanln Mehmet Genin (ehir niversitesi) yapt, Tarm Ekonomisi: 16. Yzyln
Miras balkl I. Oturum balad. Oturum bakan Mehmet Genin konuya dnk bir giri
yaparak, 17. yzyln Osmanl tarihinin en karmak, en problemli ve kriz diye nitelendirilen
yzyl olduunu; bu nedenle, 17. yzyln imparatorluun dnemselletirmesi ierisinde
durgunluk ya da duraklama dnemi olarak adlandrlmasnn yzyl tandka ironik
geldiini belirtti. Mehmet Gen, 17. Yzyln zannedildii gibi sakin, durgun bir yzyl
olmadn belirterek bu yzylda tahta kan on padiahn altsnn tahttan indirildiini,
ikisinin de ldrldn; buna ek olarak, bir valide sultann ldrlmesinin ve
imparatorluun tarihi boyunca gerekleen eyhlislam katlinin de bu yzylda
gerekletiini belirtti.
17. yzyln ok deiik manzaralarnn olduuna dikkat eken Gen, Halil nalckn
iaret ettii ticaret yollarnn deiimi noktasndan hareketle srasyla, uluslararas ticaret,
ticaret yollarnn deimesi, askeri deiim ve yenierilerin baka mesleklere ve iltizam
sektrne girii gibi konulara deindi. Dnm kavramndan emin olmamakla beraber 17.
yzylda ciddi bir kriz olduunu ifade eden Gen, en nemli deimenin, bu yzylda
uzmanlam bir brokrasi olarak teekkl eden Osmanl brokrasisinin yerlemesi olduunu
belirtti.
Mehmet Genin 17. yzyla ilikin genel giriinin ardndan oturum Mehmet z
(Hacettepe niversitesi) Kyl Ekonomisi (16. Yzyln Miras) balkl tebliiyle hem 17.
yzyln karakterine dair analizlerde bulundu hem de kyl ekonomisi balamnda kriz ncesi
durumun bir panoramasn izdi. Konumasna 17. yzyl bir kriz miydi; deiim miydi;
ve bu balamda Celali isyanlar, nfus art, tmarn mir mukataalara dnmesi gibi
olgularn 17. yzyl kyl ekonomisini nasl etkilediinin zerinde dnlmesi gereken
konular olduunu vurgulayarak tebliini bitirdi.
kinci konumac Eugenia Kermeli (Bilkent niversitesi), Miri Arazinin Hukuksal
Deiimi (16. ve 17. Asrlar) balkl bir tebli sundu. Gerek hukukta gerek toprak
sistemindeki deiimlerin dier toplumsal deiimlere gre daha az arpc ve daha kademeli
olarak gerekleen trden olduklarn belirten Kermeli, bu konular zerinde younlaan birisi
iin deiimin tam olarak nerede ve nasl yaandn gstermenin zor olduunu ifade etti.
Osmanl hukukunun, Hanefi yorumunun sadece bir tekrar olarak grld iin hukuk teorisi
konusunda ok az sayda alma yapldn ifade eden Kermeli, Osmanl hukukunun orijinal
taraflar grlse dahi bunlarn da padiahn kudretine meruiyet kazandrmaya ynelik abalar
olarak ele alndn ifade etti.
Tebliine Kemalpaazade ve Ebus-suudun mal, mlk, transfer ve topra ileme
konularn rasyonelletirme abalarn analiz ederek balayan Kermeli, mir arazinin
oluumunu ve bunun hukuki anlamda merulatrlma srecini anlatt. Konumasnn
devamnda icare (kira) kavramn ele alan Kermeli, ifti ve devlet ya da topran tasarrufunu
elinde bulunduran kii arasndaki ilikiyi fetva ve kanunnameler zerinden analiz etti.
Kermeliye gre, icare kavram, 17. yzylda tapuyu yava yava bir metaya dntrmtr.
Konumasnn kalan ksmnda Giritteki arazi rejimini 1651 ve 1669 Kanunnameleri
erevesinde, Osmanl Devletinin arazi mlkiyetine ynelik deien yaklam balamnda ele
ald. Buna gre, 1651 Kanunnamesi ile Giritteki arazinin ounluunun mlk arazi olarak
verilmesi ngrlm ve 1669 Kanunnamesi ile de tm arazi mlk arazi olarak verilerek
kanun (rf) vergiler de kaldrlmt. Bir baka deyile, nceden miri ve mlk arazi rejimiyle
vergilendirilen ve zerinde zeytin yetitirilen bu blge, rfi vergilerden de muaf olarak mlk
arazilere dnmtr. Buna paralel bir gelimeyi, ayn yllarda Basra arazisi iin de tespit
4
etmitir. Basra Kanunnamesi, hurma retimi yaplan Basra arazisini de ayn ekilde mlk
arazi olarak tanmlamtr. Girit arazisinin geirmi olduu bu dnmn literatrde
Kadzadelilerin artan etkisi ya da Kprl ailesinin faaliyetleriyle aklandn belirten
Kermeliye gre, bu gelime aslnda Osmanl Devletinin retime bak asyla ilikilidir;
devlet, araziden ne ekilde daha fazla vergi alabilecek ise ona gre bir dzenlemeye
gidiyordu. Sonu olarak, 17. Yzyln sonunda Osmanl Devletinin arazi istismali konusunda
yeni yollar kefettiini ve ticari mahsullerin yetitirildii belirli alanlarda klasik arazi
sahipliinin kavramlar zerinden yeni tanmlamalara gittiini iddia etti.
Oturumu tartma blm takip etti. Bu blmde sz alan Oktay zel, Eugenia
Kermeliye tebliinde ele ald Girit ve Basrann zeytin ve hurma gibi meyve retimi
yaplan yerler olduunu ifade ederek, arazi rejimindeki bylesi bir dnmn hububat
retimi yaplan blgelerde de gerekleip gereklemediini sorarak bunun aratrlmaya
deer bir konu olduunu ifade etti. Mehmet z de ayn noktadan hareketle Oktay zeli
destekledi. Kermeli, toprak rejiminde imparatorluk genelinde gerekleen dnmn
olduunu iddia etmediini belirterek, asl dikkat ekmek istedii noktann Osmanl
Devletinin arazi zerindeki rejimi belirlerken retilen meta ve alaca vergiye odaklanan
bak as olduunu ifade etti. zgr Kolak ise bahsi geen blgelerin yeni ele geen yerler
olduundan hareketle, zaten imparatorluk genelinde de facto olarak var olan uygulamalarn
kanunnamelerle kavramsallatrlm olabilecei ihtimali zerinde durdu. Kermeli, pratikte
buna fazla ihtimal vermediini nk Midilli yeni alnmad halde Midilli iin yeni bir
kanunname yazldn ifade etti.
KNC OTURUM: TARIM EKONOMS: 17. YZYILDAN FRAGMANLAR
Oktay zelin bakanlndaki ikinci oturum, Oktay zelin Nfus Hareketleri ve
syanlarn ktisadi ve Mali Etkileri balkl teblii ile balad. 17. Yzyl nfus hareketlerine
dair elimizdeki belki de yegne kaynaklar olarak nitelenebilecek olan avarz kaytlarndan
yola karak 17. yzylda Osmanl mparatorluundaki demografik yapy analiz etti. Avarz
kaytlarna bakldnda, nceki dneme kyasla %30-40 arasnda deien bir nfus kayb
tespit ettiini belirten zel, bu durumu demografik bir kriz ve yerleim dzeninde ciddi bir
krlma durumu olarak niteledi. mparatorluun ana eyaletlerinde vergi nfusunun %50%80inin kaybolduunu dnerek sorunu amlayan zel, u soruyla meseleyi farkl bir
boyuta tamaya alt: iktisat tarihi asndan bu durumu nasl yorumlamak gerekir?
Trkiyedeki iktisat tarihiliinin, Osmanl arivlerindeki malzemelerin niteliinden dolay
byk lde mali tarih almalar olarak literatre eklemlenini ifade eden zele gre,
demografik hareketler ve yerleim dzenindeki deiimlere dair varsaymmza dayanarak
sorular eitlendirmek gerekecektir. Bu balamda, vergi nfusunun kaybolmas iktisadi
adan ne demektir sorusundan hareketle raiyyet rsumu denilen vergilerin % 80 azaldn,
dirlik sahiplerinin 16. yzylda topladklar en byk gelir kalemlerinden olan raiyyet
rsumunun %80inin kaybolmasnn tmar sisteminin zlmesi meselesinin nemli bir
ayan temsil ettiini dile getirdi. Aktif vergi nfusunun byk ounluunun ekonomiden
ktn ve tarmsal retimin keskin bir ekilde dtn dile getiren zel, bu gelir kaybnn
kimleri etkiledii konusunda, sipahiler ve dirlik sahiplerinin bu durumdan birinci derecede
etkilenen kimseler olduklarn ve genel manada tmar sisteminin zlmesi sorunu ierisinde
bu konunun mutlaka bir balk olarak incelenmesi gerektiini belirtti.
zel, tarmsal retimin dt ve byk miktarda tarmsal arazinin atl kald
yerlerde ktlk ve vebann olas sonular olabileceini belirtti. 17. Yzylda Osmanl
mparatorluunun ou eyaletinde veba salgnlarnn olduu biliniyor, genelde ktlklar ile
hastalklar arasnda demografi tarihilerinin bir balant kurduklar bilinir, ancak; i Osmanl
mparatorluuna geldiinde bu trden bir aratrma Osmanl tarihi balamnda mevcut
deildir.
6
almalarda
iaret
edilen
soumaya
veya
bu
soumann
etkilerine
10
12
Ar ve Yldrma gre,
gedikler bir kere ortaya ktktan sonra, nfus art ve talep balamnda gediin kendisi
dzenli veya artabilir bir mlk haline gelmiti ki bu da gediin neden yaygnlatn
sorusunun bir baka aklamas olabilirdi.
Seven Ar ve Onur Yldrmn sunumunun ardndan Kayhan Orbay, vakflar ve
krsal ekonomi konulu bir tebli sundu. Bugne kadar alt Seltin Vakflar zerinden
1590-1650 tarihleri arasnda kentsel ve krsal ekonomide meydana gelen gelimeleri, ne
kan baz rnekler zerinden inceledi. Ana kaynaklar olan vakf muhasebe defterleri ve
bunlarn ieriindeki terminoloji ile ilgili bir giri yaptktan sonra, 17. Yzyln ne kan
temalar afetler, isyanlar ve iklim balamnda vakflarn ileyiini rneklerle analiz etti.
13
Afet etkisi konusunda, defterlere her zaman bir afet kayd dlmediini belirten
Orbay, bir vakfn kaytlarnda, hem kentsel gelirlerinde byk bir gelir kayb ve hem de
byk tamirat masraflar grrsek burada bir afet olduunu dnebileceimizi belirtti.
Gelibolu ve Filibedeki vakflarda yksek tamirat masraflar bulan Orbay, vakflarn bu
masraflar fiili ileyilerini etkilemeyecek ekilde atklarn belirtti. Caroline Finkel ve N. N.
Ambraseysin almasnda1 1598e tarihlenen ve Marmara depremi olarak grnen depremin
ettiklerini Amasya kinci Bayezid Vakfnn zerinde grd iin bu depremin Kuzey
Anadolu fay hattnda olan bir deprem olabileceini iddia etti. Bu vakfn 2 milyon akann
zerinde bir tamirat masraf stlendiini, imaret, kiler ve camisinin tahrip olduunu belirtti.
Vakflarn bte fazlalarn Darssade Aalna teslim ettikleri iin bu yksek tamirat
masraflarn stlenebilecek bteleri, faaliyetlerini askya alarak oluturduklarn ifade etti.
Buna gre bu vakf, 175 alann 61e indirerek maa demelerinden tasarrufa gitmi, tahrip
olan imaretini iletmemi ve her yl Haremeyn-erifeyne yapt 700 altnlk yardm
gndermeyerek tamirat btesini oluturmutur. Salgn hastalklar konusunda, alm
olduu vakflardan sadece Trabzonda veba etkisini grebildiini belirten Orbay, salgn
zamanlarnda insanlarn kamusal alanlarda toplu bulunmak istemeyeceklerinden hareketle,
1621 ylnda vakfn hamam gelirlerinin dnn bir salgn hastalk sonucu olduunu iddia
etti.
Doal afetlerin krsal ekonomi zerindeki etkisi konusunda, krsal ekonomideki gelir
kayplarnn arkasnda her zaman doal afet olduunu gstermenin ok kolay olmadn
belirtti. 1594-1595 yllar arasnda Konyadaki Sadrettini Konevi, Mevlana Celaleddini Rumi
ve II. Selim vakflarnn tarmsal kriz iinde olduunu, bunun nedenleri tam olarak tespit
edilemese de Celali aktiviteleriyle ilikilendirilebileceini ifade etti. Buna ek olarak, Mevlevi
Vakfnda 1607-1609 yllar arasnda ciddi bir tarmsal kriz yaandn, bunun da ya ve
1
Ambraseys, N., N., ve Finkel, C., F., The seismicity of Turkey and adjacent areas :A historical review, 15001800, Eren Yaynclk, stanbul, 1995.
14
scaklk istatistiklerine gre son 500 yln en kurak yl olan 1608deki kuraklktan
kaynaklanm olabileceini belirtti. Sonu olarak, vakflarn afet etkisinin stesinden
gelebildiklerini ve bu etkinin kentsel ve krsal ekonomi zerindeki etkilerinin ksa sreli ve
snrl kaldn iddia etti.
Celali isyanlarnn kentsel ve krsal ekonomi zerindeki etkileri hakknda, Bursann
Celaliler tarafndan 1607deki istilasn takip eden yllarda, buradaki vakflarn kaytlarnda
muazzam tamirat masraflar ve dkkn ve hamam gelirlerinde dler tespit eden Orbaya
gre, vakflar dikkat ekici ekilde abuk toparlanmlardr. rnein, Orhangazi Vakfnn
1595 ylnda 219 dkkn varken, 1608de bu say 161 dkkna dm, 1610 yl
kaytlarndaysa 209 dkkna ykselmitir. Bir baka deyile, toparlanma ok hzldr. u
nokta aklda tutulmaldr ki, vakflar bu etkiyi abuk atlatm grnse de bu dkknlarda
ticaret yapan esnafn yaad kayplar ve bunlarn kent ekonomisi zerindeki etkileri ayr bir
tartma konusudur. Sonu yerine, incelemi olduu vakflarn 1600-1650 yllar arasndaki
mali etkinliklerine dair analizini aktaran Orbay, Edirne ve Geliboludaki vakflarda ciddi bir
kriz grmediini, hatta bu vakflarn 1600-1610 yllar arasnda gerilerini arttrabildiini fakat
bu dnemin ayn zamanda fiyatlarn da artt bir dnem olduu iin vakflarn reel
gelirlerinde bir deiim yaratmadn belirtti. Ayn ekilde, Bursadaki vakflarn da fiili
ileyilerini etkileyecek ciddi bir kriz yoktur. Konyadaki vakflarda ise fiili ileyii
etkilemeyecek lekte bir daralma olmutur. Fiili ileyii etkileyecek lekte daralmalarn
tespit edildii vakflar ise Tokat ve Amasyadadr.
Sunumlarn devamnda gerekletirilen tartma blmnde, ounlukla Celali etkisi
zerinde odaklanld. zer Ergen, belgelerde karmza kan Celali tabirlerine
odaklanldnda, bunlarn her zaman ok da ykc birlikler olmadn, sadece para
alamadklar zaman ehri tahrip eden birlikler olduklarn iddia etti. Hlya Canbakal, Bursada
ev fiyatlarnn 1607yi takip eden senelerde muazzam ekilde ykseldiini, bu anlamda
15
Cellilerin ehirde ciddi bir ykm yaatm olabileceklerini iddia ederek Ergene kar kt.
Ev fiyatlarndaki bu artn nfus art ve talebin artyla da ilgili olabileceini de ekledi.
Tekrar sz alan Ergen, belgelerin dilini daha iyi anlamak gerektiini vurgulayarak Bursa gibi
zel statdeki, hassa emini tarafndan ynetilen ve dier ehirlerden daha fazla kapkulu
bulunduran bir ehirde Cellilerin bu kadar ciddi bir ykm yapamayacan iddia etti. Oktay
zel, Celli etkisinin Ankara ve Bursa gibi korunakl ehirlerde korunaksz ehirlere kyasla
daha az ykc olduunu; asl ykmn Tokat ve Amasya gibi korunaksz ehirlerde meydana
geldiini ifade etti ki bu da Kayhan Orbayn Amasya ve Tokat vakflar iin bulduu
sonularla rtt. zer Ergenin Celali tanmlamasndan hareketle, Celali birlikleri
dendiinde aklmza babo yamaclar deil, gzden dm bir paa nderliinde hareket
eden birlikleri getirmemiz gerektiini iddia etti.
tebliinde 17. yzyln deien sava koullar erevesinde, grece eski bir sistem olan Tmar
sistemi ve bu sistem ierisinde bulunan tmarl sipahilerin bu deiim fenomeni ierisindeki
yerini sorgulad. Konumasnn banda tmarl sipahilerin de Uyvar Seferine davet
edilmesine ramen, bu kimselerin sava esnasnda pek de grnmediklerini belirten Kolak,
bunun zerine bu meseleyi ceng-i cidal tanm ad altnda belirtilen ve hafif svari
birliklerinin sava esnasndaki nemli pozisyonlarnn tfekendaz denilen, ateli silahlarla
mtecehhez piyade askerleri tarafndan doldurularak tmarl sipahilerin, cephenin arkasnda
geri hizmet ktas olarak kullanlmaya balandklarn belirtti. 17. Yzylda ateli silah
kullanmnn art, bu nedenle hafif svari birliklerinin stn konumlarn piyade birliklerine
terk etmesi ve son olarak piyade ounluu bulunan bir ordunun, taktik ve manevra
dzenlerini deien bu koullara gre uyarlanmasnn st bal olarak tanmlanabilecek
askeri devrim tezi, ok tartlan ve geni bir literatre sahip olan bir fenomendir. Kolak,
Osmanl mparatorluunu askeri devrimin ierisinde deerlendirip deerlendirmemekten
ziyade, Uyvar Seferi rnei ki toplam birlikler ierisinde piyade oran %60tr, bize svariden
piyadeye dnmn nasl olduunun cevabn verebilir mi; tmarl olduu halde svari
olmayan veya asker olmayan var mdr; ve genel olarak Uyvar Seferi bize ne gibi cevaplar
verebilir gibi sorular amlad.
1663-64 rneinden yola karak, tmarllarn defterli olarak anldklarn ve bu
ahslarn kap halklarna mensup kimseler olduunu belirten Kolak, mera kaplarnn
neferinden ziyade buralarda aa (kk zabit) olarak istihdam edilmi kiilerin ounluunun
tmar sahibi olduunu beyan etti. Snr boylarnda da yenieri, avu ve aa denilen kimselere
tmar arz etme durumu, 16. yzylda mevcut bir uygulama idi. Kolaka gre mhim olan
soru; 17. yzylda kale erlerinin ne kadarnn tmara sahip olduklarn cevaplamaktr. Buna
istinaden, baz blgelerde bu bilgiye ulamann mmkn olduunu, rnek olarak, Lipola
Kalesindeki erlerin tamamnn tmarl olduklarn, yine Bi-hsnl-Anabolu kalesindeki
17
erlerin de ounun tmara tevcih edildiklerini saptadn ifade etti. Bu durumun, tmar
sistemine zarar vermeden tmarl sipahilikten 17. yzyln gerektirdii askeri sisteme
evrilmenin bir yolunu gsterdiini savunan Kolak, btn bu rneklerine dayanarak bu
uygulamann baz pratik sonular dourduunu dile getirdi ve bunlar yle sralad: 1)
Kendileri tmar sahibi olanlarn svari olarak kabul edilmekte olduklar ynndeki varsaymla
birlikte,
Osmanl
ordusunun
svari
arlkl
taktiklerle
savaan
kimseler
olduu
dnlecektir. Hlbuki durum byle deildir; esasnda olan ey, tmarlarn bakalarna
verilmesiyle, svarilerin sava dnda kalmas ve piyade arlkl savaa dnmn
olmasdr. 2) Ynetim mekanizmalarnda grlen deiiklikler hakknda, alay beyi ile sancak
beyinin bir arada olma zorunluluu ortadan kalkmtr. Bir baka deyile, 16. yzyln belli bir
ksmna kadar yrrlkte olan emir-komuta zinciri krlmtr.
17. Yzyldaki Osmanl askerlerini maalarnn denmesi yntemine gre tasnif
etmektense, o dnemin kaynaklarndan da kopya ekilerek, yeni bir ayrma gidilebileceini
vurgulayan zgr Kolak, Hezarfen Hseyin Efendinin Osmanl ordusunu tanmlarken
kulland tasnifin kullanlmasn nerdi. Buna gre, Osmanl Ordusu, 1) Yenieriler ve
merkezi kuvvetler, 2) Tmarllar, 3) Serhad kullar (ateli silahlarla mcehhez, byk
ounluu maal ama tmar sahibi olanlarn da bulunduu birilikler) eklinde tasnif edilebilir.
Ayrca, dnemin ada olan ancak Osmanl mparatorluuna tabi olmayan kimselerin
Osmanl ordusu zerine yapm olduklar tasnifler de bize yardmc olabilir. Mesela,
Avusturya bykelisi Simon Renninger Osmanl ordusunu yle tasvir ediyor: Birbirine
yaklak sayda piyade-topu ve svari. Ayn ekilde Avusturya ordular bakomutan
Raimondo Montecccoli de Osmanl ordularn piyade-topu, svari ve dragoner olarak
tanmlyor. Bu rneklerden yola karak, 17. Yzyl Osmanl askeri sistemini yeniden tasnif
etmeyi nerdi.
18
Kolak, tmarl sipahilerin svari olmad bir yerde ne kadar tmarl sipahinin
olduunu hesaplamann askeri tarih asndan pek bir anlamnn olmadn savundu. Bat
tarihiliinde sklkla tekrarlanan bir yanla deinen Kolak, ateli silahlar ana girilmi
olmasna ramen tmarl sipahilerin ellerinden baka bir ey gelmedii iin taktik formasyonu
icab lmne svari hcumlar dzenleyip o ate hattna kendilerini soktuklar ynndeki
varsaymlarn doru olarak kabul edilemeyeceini nk bu tmarl kimselerin ounun artk
svari olmadn belirtti. Kolaka gre, askeri anlamda tmarl sipahi kavram baz yanl
kabullenmelere sebep olmutur.
Oturumun sonunda yaplan tartma blmnde, Oktay zel, 17. Yzylda yeni
cephelerin ald ve bu cepheler alrken Osmanl ordusunun terkibinin de deitiini ve
ayrca, bu yeni cephelerdeki ordulara yeni askeri unsurlarn katldn ilave etti. Seferlerden
sz ederken, Celali seferleri ad verilen ve uzun srm bir pratii de bunlarn iine eklemekte
fayda olduunu dile getiren zel, ordu terkibinin deiirken, Cellilerden oluan birlikleri ve
bunlarn Avusturyaya kar verilen savalardaki mevcudiyetlerini de aratrmak gerektiini
ekledi.
V. OTURUM: KAMU / DEVLET MALYES
V. Oturum, Erol zvarn (Marmara niversitesi) bakanlnda, kendi sunumu olan
Devlet Maliyesi ve Bteler ile ald. zvar, tebliinde nce Osmanl devlet gelirleri ve
bteler aras ilikileri analiz etti, sonra da 17. yzyl btelerinin devlet gelirlerinin ne
kadarn temsil ettii sorunsal zerinde odakland. Bteleri, muhasebe icmalleri olarak
deerlendiren zvar, Osmanllarn gelir-gider kaynaklarn net olarak kullandklarn ve bu
bilgilerden yola karak, maliye brokrasisinin zaman iinde bu rakamlarn yllk bilanolarn
da kardklarn ifade etti. Buna bal olarak da modern tarihilerin bu bilanolar bte
olarak andklarn ilave etti.
19
Grebildii kadaryla, 17. Yzylda her sene iin bte olmadn belirten zvar, 17.
Yzyln geneli iin 20 bilanonun olduunu beyan etti. Buna ek olarak da, elimizdeki
ruzname kaytlarndan bte retmenin de mmkn olduunu savundu. zvar, 17. Yzyln
bandan sonuna kadar Osmanl merkezi hazinesinin gelirlerinin iki kat arttn (500 milyon
akeden 1 milyar akeye), eer enflasyon da iin ierisine dhil edilirse Osmanllarn
gelirlerini yzyln sonuna kadar muhafaza etmeyi baardn ve hatta 1670 ylndan itibaren
bir art trendinin olduunu ifade etti.
zvara gre maliyede krizin en temel gstergesi ordunun maadr. Bu durumun en
net grld yer de maliyedeki aklard. 1656 reformuna bakldnda, aklarn %
70lerden %2ye dtn belirten zvar, tespitlere bakldnda, btede ne zaman bir
denklik varsa Osmanl Devletinin o sene sefere ktn dile getirdi. Yani savalara ok daha
nceden bir hazrlk mevcuttur. Osmanl Devletinin gerekten de bu durumu dzenleme
niyeti var myd? Olmayabilirdi de, nk 17. yzylda Avrupa rneine bakldnda,
savalarn ou borla finanse ediliyordu.
Genel olarak deerlendirildiinde, 16. yzyl sonu ile 18. yzyln sonuna kadar bte
gelirlerinin nominal olarak drt kat arttn syleyen zvar, bu gelirlerin reel deerlerini
hesaplamann kesinlikle zor olacan savundu. nk reel deerler hangi meta baz alnarak
hesaplanacaktr sorusuna uluslararas lekte fiyat deerinin ok farkl oluu nedeniyle tam
bir cevap verilemeyecektir.
Konumasnn kalan ksmnda, Erol zvar, yeni sorular sorarak konusunu amlad:
Osmanl merkezi hazine gelirleri, yani adna bte dediimiz rakamlar, Osmanl ynetiminin
askeri, siyasi ve yatrm harcamalarnn ne kadarn temsil edebiliyor? Merkezi idare toplam
vergi gelirlerinin ne kadarn sava ve gvenlik iin kullanyor? zvar, bteye bakarak
Osmanllarn askeri harcamalarndan yola klarak yaplacak bir deerlendirmenin, Osmanl
20
21
hazineye ait olmayan gelir kaynann hazine gelirlerine dhil edilmesiydi (rnein
mukataalatrma).
Mevcut gelir kaynaklarndan daha fazla gelir elde edilmesinin de iki yolu vard.
Birincisi, vergi oranlarn ykseltilmesi, kincisi mltezimlerin kar oranlarnn drlerek
gelir artnn salanmas. Bununla ilgili XVII. yzyl balarnda olarak zellikle emanet bervech-i
iltizam
yntemiyle
mukataa
deruhte
edenler
kar
marjlarn
olduka
22
akra gre iltizam sisteminde devlet tahsil yntemini deitirmiti: emanet, ber
vech-i iltizam ve yzyl sonlarna doru malikne olarak evrilen bu sistemde, iltizam
srelerinin 3 yldan 1 yla indirilmesiyle devlet gelir kaynaklarnda bir art salayabiliyordu.
ltizam sistemindeki bir baka deiiklik sefer muafiyetinin getirilmesiydi. Bir dier gelir tr
de cizyeydi. Devlet yapm olduu cizye reformuyla yine hazineye nakit girdisini byk
oranda arttrmak istemiti.
Konumasnn sonunda devletin gelir kontrol mekanizmasn salamaya alt bir
dnemde zellikle mlazemet sistemiyle mcadele ierisinde bulunduunu belirten akr,
balangta saylarnn 300 kadar olduklarn ve padiahn yakn korumas eklinde
deerlendirilebilecek bu kimselerin saylarnn zaman ierisinde arttn syledi. Sefer
sonunda kalabalklam olan bu kimselerin taraya yaylmalar ve devletin bu ahslar cizye
vergilerini toplatmakla veya vakflarda grev vererek istihdam etmesi, ilerleyen zamanlarda
da devletin bunlar bu tr ilerden el ektirmeye almas ve nihayetinde bu mcadelenin
kendi hiyerarisinin st katmanlarna kadar kmas nemli bir sorundu. Son olarak akr, 17.
yzyl krizleri incelenirken bu sistemin zellikle incelenmesi gerektiini vurgulad.
Beinci oturumun son konumacs Kvan Karamann (Boazii niversitesi)
sunumu Erken Modern Dnem Avrasya Devletleri Vergi Gelirleri idi. Karaman, evket
Pamukla ortak almalarnda 1500 yl sonras Osmanl vergi gelir serilerini Avrasya
devletleriyle karlatrmal bir perspektife oturttuklarn syledi. almada ncelikle
yaynlanm ake cinsinden Osmanl yllk merkezi vergi gelir serilerini2, akenin gm
ierii serilerini kullanarak3 gme evirdiklerini, sonra ise, gm cinsinden gelirleri nfusa
Bkz: Gen, M. ve zvar, E. (ed.), Osmanl Maliyesi, Kurumlar ve Bteler, Osmanl Bankas, Bankaclk ve
Finans Tarihi Merkezi, 2006, stanbul, 2 cilt. Ayrca bkz: Gran, Tevfik. Osmanli Mali statistikleri Bteler,
1841-. Ankara: T.C. Basbakanlik Devlet Istatistik Enstits, 2003.
3
Bkz: Pamuk, ., Osmanl mparatorluu'nda Parann Tarihi, Tarih Vakf Yurt Yaynlar, Istanbul, 1. Bask,
1999, 4. bask, 2007.
23
24
saylarnn artmasna ve yerel vergilere dayanan svari snfnn tasfiyesine yol at. Askeri
yapdaki deiimler mali merkezilemeyle ve gelirlere, gelirlerdeki artlar da askeri yaplara
yansd. Buna gre, Osmanl Devletinin gelirlerindeki duraanlk, askeri yapnn 19. Yzyla
kadar merkezilememesiyle ok yakn iliki iindeydi.
Tartmalar ksmnda zel, kii ba gelir rakamlarna ulalabilmesi iin toplam bir
nfus bilgisine ulalabilmesinin gerekliliini hatrlatt. Canay ahin (Yldz Teknik
niversitesi) sz alarak 18. yzylda tarada yaanan ekonomik bir faaliyet olduunu ve tevzii
defterlerinin de bu kategoride nc bir hazine olarak kullanlabileceini aktard. zer
Ergen de buna katldn ve mltezim krlarnn da bu gelirlere eklenebileceini dile getirdi.
Canay ahin ayrca, topraklarn genilii balamnda, byk imparatorluklarn gelirlerinin
dk grndn, rnein Osmanl-Hollanda vergilendirme performansn incelerken
toprak bykln de gz nne katan bir index oluturmann mmkn olup olmadn
Kvan Karamana soru olarak yneltti. Somut olarak bunlar yapmann zor olduu, buna
ramen birbirine benzer olan Rusya ve Osmanl imparatorluklarnn karlatrlmasnn
yararl olabilecei cevab verildi.
Mehmet Gen sz alarak per capita vergi gelirleri ile kilometrekareye den insan da
hesaba katlrsa nemli sonularn ortaya kabileceini vurgulad. zer Ergen, Kvan
Karamana hesaplamalarnda 1500-1700 yllar arasnda tmar sistemindeki dirlik sahiplerini
yalnzca sava organizasyonuna katlan insanlar olarak m deerlendirdiini sordu. Karaman,
dirliin yalnzca askeri bir uygulama olmadn, tmar sisteminde ne yaplyorsa merkezi
hazineden gemeden yapldn beyan etti ve merkezi hazine iinde bulunmad iin, tmar
deerlendirmenin zor olacana dikkat ekti. zer Ergen ayrca, yalnzca rakamlara
baklarak yaplacak olan bir mali almann yanltc olacan, uzun dnem analizlerinin
kendisine ok gereki gelmediini ifade etti. Sonu itibariyle, devletleraras mali
karlatrmalarn yanltc olabileceine dikkat ekti. Seven Ar, Eugene Whiten Fransa
25
26
haline gelmesi bu nasihatnamelerde nasl incelenebilir? Bunun 17. yzyl krizi ile bir ilikisi
var mdr?
VI. OTURUM: KAPANI VE DEERLENDRME
altay boyunca yaplan sunumlarn deerlendirildii ve eksik kalan noktalara
deinilen kapan oturumu Mehmet Genin deerlendirmeleriyle balad. Mehmet Gen,
sunumlardan anlald kadaryla 17. yzylda dnmn olmadn, hatta krizin
varlna dair bile pheler olutuunu ifade etti. altay boyunca sunulan teblilerden
duyduu memnuniyeti ifade eden Gen, 17. yzyln birok manzarasn bilmediimizi,
bunlar renmek ihtiyac iinde olduumuzu ifade etti. Gen, bu manzaralardan en eksik ve
ihmal edilmi olannn nfus tarihi olduunu belirterek sz zer Ergene verdi.
zer Ergen altayda sunulan muhteval almalardan duyduu memnuniyeti dile
getirerek kaynaklarn snrllklarn bilmenin nemine deindi. Ayrca altayn ana temas
gereince iktisadi olaylara odaklanldn fakat btn bu etkinliin temeli olan olduundan
insann da irdelenmesi gerektiini ekledi. zer Ergenten sonra sz alan Erol zvar, bu
nc toplantyla birlikte 17. yzyldaki deiimleri anlamak iin iyi bir yol kat edildiini
belirtti. altay boyunca yaplan btn konumalarn ok nitelikli olduunu ifade eden
zvar, konumasna kendini yakn hissettii konularda yaplan sunumlar deerlendirerek
devam etti. zvara gre, zgr Kolak, askeri devrim balamnda tmarl sipahiler zerine
baarl bir sunum yapmtr; mer bilirin sunumu ise alana byk bir katk niteliindedir.
Ayrca, hem krizin vakflar zerindeki somut etkilerini ve hem de vakflarn olduka verimli
alan kurumlar olduunu gsteren Kayhan Orbayn sunumunu ok beendiini ifade etti.
Bu balamda, vakflarn nasl iletildii sorusunun ok nemli bir soru olduunu ve
allmas
gerektiini
belirtti.
zvar,
Eugenia
Kermelinin
bildirisinin
zerinde
27
28
Seven Ar da terminoloji zerinde durarak kavramlarn hangi yzyllar iin neyi ifade
ettii dnlmeden kullanldn belirtti. Kendi almalarnda devlet kavram yerine
merkezi hkmet kavramn kullandn belirten Ar, baz kavramlar hangi yzylda neyi
ifade ettiini analiz edecek mikro lekli almalara ok ihtiya olduunu ifade etti.
Olduka canl bir tartma ortamnda gerekletirilen kapan oturumuyla altay sona
erdi. Bundan sonra da 17. Yzyl Krizi eksenli belli temalara odaklanan periyodik
seminerlerin gerekletirilecei ifade edildi.
* ODT Tarih Blm Aratrma Grevlisi
** ODT Tarih Blm Lisans rencisi
30